Amerika, Türkiye'ye milyarlarca dolarlık füze sattığı için çok mutlu...
* ABD'nin etekleri zil çalıyor -
Washington yönetimi, ekonomik krize rağmen Ankara'nın milyarlarca dolarlık füze almayı kabul etmesi dolayısıyla çok mutlu olduğunu yüksek sesle dile getirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığının Silahlanmanın Kontrolü ve Uluslararası Güvenlikten Sorumlu Müsteşarı Ellen Tauscher, "Türkiye'nin ABD'den patriot füzesi alacak olmasından memnuniyet duyduklarını" söyledi.
ABD'deki düşünce kuruluşu Atlantik Konseyinde düzenlenen konferansta AA muhabirinin sorusunu yanıtlayan Tauscher, Türkiye de dahil olmak üzere tüm NATO müttefiklerini, Obama yönetiminin üzerinde değişikliğe gittiği füze kalkanı projesine katılmaya davet ettiklerini bildirdi.
"Yeni sistemin Türkiye'ye, önceki Amerikan yönetiminde öngörülen sisteme oranla daha fazla koruma sağlayacağını" ifade eden Tauscher, "bu, Türkiye için olduğu kadar, bizim için de iyi haber. Çünkü Türkiye bizim çok değer verdiğimiz bir müttefikimiz. Türkiye'de birçok askerimiz var. Türkiye çok stratejik bir ülke" diye konuştu.
Tauscher, ABD'den Türkiye'ye olası patriot füzesi satışına ilişkin olarak da, "görev alanıma giren hususlardan biri de, tüm bu satışları onaylamak. Türkiye'nin patriot füzeleri alacağını görmekten mutluluk duyuyoruz" ifadesini kullandı.
"Füze kalkanı konusunda bir önceki sistemde sorumluluk paylaşımının hemen hemen hiç öngörülmediğini, yeni sistemde ise sorumluluk paylaşımı konusunda büyük bir fırsatın bulunduğunu" kaydeden Tauscher, "önceki sistemde sadece Amerikan varlığının söz konusu olduğunu, şimdiyse, yine Amerikan varlığı kullanılacak olmasına karşın, buna ek olarak, ülkelerin kendi geliştirdikleri, edindikleri ya da satın aldıkları teknolojilerle de, 'tak-kullan' modeliyle yeni sisteme katkı sağlayabileceğini" anlattı.
"Örneğin, Türkiye de dahil olmak üzere, ABD'nin bazı müttefiklerinin PAC-3 füzesi satın almakta olduğuna" işaret eden Tauscher, "Türkiye'nin PAC-3 füzelerinin yeni sistemin bir parçası olabileceğini" belirtti.
Tauscher, şöyle devam etti: "Örneğin, Hollanda'da yerli sistemler, Norveç ve İspanya'nın elinde kalkan teçhizatıyla donatılabilecek gemiler var. Diğer NATO ülkelerine radar ve sensörler konuşlandırmak için birçok fırsat bulunuyor. Ayrıca, NATO-Rusya Ortaklık Konseyi üzerinden Rusya ile konuşma imkanı mevcut. Yeni sistem büyük bir fırsatı doğuruyor, çünkü aşamalı, kolayca uyarlanabilen ve şebekelenmiş bir yapıya sahip. Hem yerli, hem Amerikan teknolojisini 'tak-kullan' modeli altında kullanabilme fırsatına sahibiz." Tauscher, "dolayısıyla tüm müttefiklerimizi, bu yeni yapının bir parçası olmak için bizimle diyaloğa girmesini istiyoruz" dedi.
Yeni yapıya ilişkin planlarını NATO kapsamı içinde ortaya koyduklarını kaydeden Tauscher, "tehdit genişledikçe, sistem de Avrupa'daki tüm NATO müttefiklerimizi korumak üzere genişleyecek" ifadesini kullandı.
Yeni yapıyla ilgili yapacakları görüşmelerin NATO üzerinden ve ikili düzeyde olacağını bildiren Tauscher, "tabii ki kararları biz alacağız, ancak bunu yaparken NATO vasıtasıyla işbirliği içinde olacağız" şeklinde konuştu.
11 Ekim 2009 Pazar
İsrail iptal edilen tatbikatı konuşuyor
Türkiye'nin, ABD, İtalya ve diğer NATO güçlerinin de katılması öngörülen "Anadolu Kartalı" tatbikatını iptal etmesi İsrail'de yankı buldu.
* İsrail iptal edilen tatbikatı konuşuyor -
Türkiye'nin, tatbikatı iptal etmesi, iki ülke arasındaki "gerginliklerin devam ettiğinin yeni bir işareti" olarak yorumlandı. İsrailli askeri yetkililer de, "Türkiye, tatbikatı, ABD'nin, İsrail'in dışlanması halinde katılmayacağını söylemesi üzerine, iptal ettiği"ni de öne sürdüler.
Gerginlik sürüyor iddiası
Türkiye'nin, ABD, İtalya ve diğer NATO güçlerinin de katılması öngörülen "Anadolu Kartalı" tatbikatını iptal etmesi İsrail'de yankı buldu. İsrailli medya, Türkiye'nin kararını "Ankara ile İsrail arasındaki gerginliklerin sürdüğünü yeni bir işareti" olarak algıladı.
Yediot gazetesince yayımlanan habere göre, İsrail'in Ankara Büyükelçiliği Sözcüsü Amit Zarouk tatbikatın iptal edildiğini doğrularken kararın, sadece bu defa için mi, yada sonraki yıllar için de geçerli olup olmadığının bilinmediğini söyledi.
Habere göre, İsrailli askeri yetkililer de, "Türkiye'nin, tatbikatı, ABD'nin İsrail'in dışlanması halinde katılmayacağını söylemesi üzerine iptal ettiği"ni öne sürdüler.
İsrail'den yeni manevra
Bu arada, Jerusalem Post'a konuşan İsrailli askeri yetkililer ise, Türkiye'nin "Anadolu Kartalı"nın iptal edildiğini, İsrail'e geçen hafta bildirdiğini belirttiler. Aynı yetkililer, Türkiye'nin, gerekçe olarak da İsrail'in, tatbikata göndereceği uçakların, "Gazze Operasyonu sırasında Hamas hedeflerini bombalamış olması olasılığını" gösterdiğini de kaydettiler.
Gazede, "Anadolu Kartalı" ilk olarak Türkiye, İsrail ve ABD'nin katılımıyla 2001 yılında icra edildiğini, İsrail'in tatbikatta son olarak Eylül 2008'de yer aldığı ancak İsrailli uçakların, iki ülke arasında yükselen gerginlikler nedeniyle Gazze operasyonundan bu yana Türkiye'de uçmadığını kaydetti.
Öte yandan, Jerusalem Post, geçen Haziran ayında gerçekleştirilen "Anadolu Kartalı" tatbikatında İsrail'in bulunmamasının Türkiye'de yankı yarattığını, bunun üzerine İsrail silahlı kuvvetlerinin, Ekim'deki tatbikata katılacaklarını söylediklerini anımsattı.
* İsrail iptal edilen tatbikatı konuşuyor -
Türkiye'nin, tatbikatı iptal etmesi, iki ülke arasındaki "gerginliklerin devam ettiğinin yeni bir işareti" olarak yorumlandı. İsrailli askeri yetkililer de, "Türkiye, tatbikatı, ABD'nin, İsrail'in dışlanması halinde katılmayacağını söylemesi üzerine, iptal ettiği"ni de öne sürdüler.
Gerginlik sürüyor iddiası
Türkiye'nin, ABD, İtalya ve diğer NATO güçlerinin de katılması öngörülen "Anadolu Kartalı" tatbikatını iptal etmesi İsrail'de yankı buldu. İsrailli medya, Türkiye'nin kararını "Ankara ile İsrail arasındaki gerginliklerin sürdüğünü yeni bir işareti" olarak algıladı.
Yediot gazetesince yayımlanan habere göre, İsrail'in Ankara Büyükelçiliği Sözcüsü Amit Zarouk tatbikatın iptal edildiğini doğrularken kararın, sadece bu defa için mi, yada sonraki yıllar için de geçerli olup olmadığının bilinmediğini söyledi.
Habere göre, İsrailli askeri yetkililer de, "Türkiye'nin, tatbikatı, ABD'nin İsrail'in dışlanması halinde katılmayacağını söylemesi üzerine iptal ettiği"ni öne sürdüler.
İsrail'den yeni manevra
Bu arada, Jerusalem Post'a konuşan İsrailli askeri yetkililer ise, Türkiye'nin "Anadolu Kartalı"nın iptal edildiğini, İsrail'e geçen hafta bildirdiğini belirttiler. Aynı yetkililer, Türkiye'nin, gerekçe olarak da İsrail'in, tatbikata göndereceği uçakların, "Gazze Operasyonu sırasında Hamas hedeflerini bombalamış olması olasılığını" gösterdiğini de kaydettiler.
Gazede, "Anadolu Kartalı" ilk olarak Türkiye, İsrail ve ABD'nin katılımıyla 2001 yılında icra edildiğini, İsrail'in tatbikatta son olarak Eylül 2008'de yer aldığı ancak İsrailli uçakların, iki ülke arasında yükselen gerginlikler nedeniyle Gazze operasyonundan bu yana Türkiye'de uçmadığını kaydetti.
Öte yandan, Jerusalem Post, geçen Haziran ayında gerçekleştirilen "Anadolu Kartalı" tatbikatında İsrail'in bulunmamasının Türkiye'de yankı yarattığını, bunun üzerine İsrail silahlı kuvvetlerinin, Ekim'deki tatbikata katılacaklarını söylediklerini anımsattı.
Maneviyatsız eğitim geleceğimizi karartır
ÖĞDER Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz:Maneviyatsız eğitim geleceğimizi karartır
* Maneviyatsız eğitim geleceğimizi karartır -
Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞDER) Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz, eğitim ve öğretim meselesini halletmeyen hiçbir ülkenin geleceğini teminat altına alamayacağını belirtti. Ahlak ve maneviyata önem vermeyen eğitim politikaları ile de sağlıklı bir gençliğin yetiştirilemeyeceğine dikkat çeken Akkiraz, "eğitim ve öğretimimiz kriz içindedir. Bu kriz zihniyet krizidir" dedi.
ÖĞDER Şube Başkanları toplantısı dün Aziziye Koleji'nde yapıldı. Toplantının açılışında bir konuşma yapan ÖĞDER Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz, yeni eğitim öğretim yılının yine bir çok sorunla başladığını kaydetti. Eğitim ve öğretimin kriz içinde olduğuna işaret eden Akkiraz, bunun temelinde de zihniyet krizinin yattığını vurguladı. Aile yapısının tahrip edildiğini ve boşanmaların evlenme sayısını neredeyse geçmek üzere olduğunu belirten Akkiraz, "Manevi değerlere bağlılık zayıflatılarak toplum çatışmaya ve huzursuzluğa sürükleniyor" tepkisinde bulundu.
Manevi eğitimin sağlıklı bir şekilde verilebilmesi için Kuran öğreniminin önündeki yaş sınırının tümden kaldırılması gerektiğini kaydeden Akkiraz, şunları kaydetti: "Okullara İslam ilmihali dersleri konulmalı ve Müslüman halkın evlatları dinlerini doğru bir şekilde öğrenmelidir. Akşam Kuran Kursları açılmalıdır. Okul öncesi eğitim batıda dini kurumların gözetiminde yapılmaktadır. Türkiye'de okul öncesi eğitim Diyanet İşleri Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yeniden yapılandırılmalıdır. Bütün ders kitapları materyalizm değil maneviyatçılık esas alınarak yeniden hazırlanmalıdır."
"Önce, ahlak ve manevİyat"
Kötü gidişten kurtulmak için, eğitimde 'önce ahlak ve maneviyat'ın esas alınması gerektiğini ifade eden Akkiraz, eğitim politikalarında materyalist anlayıştan maneviyatçı anlayışa geçilmesi gerektiğini söyledi. Konunun önemini anlatmak için "acilen eğitim sistemimiz ıslah edilmelidir" diyen Akkiraz, eğitimde imkan eşitliğinin önündeki bütün engellerin de kaldırılarak, kılık kıyafetten dolayı okuma hakkının ortadan kaldırılması zulmünden vazgeçilmesini istedi.
http://www.milligazete.com.tr/haber/maneviyatsiz-egitim-gelecegimizi-karartir-140457.htm
* Maneviyatsız eğitim geleceğimizi karartır -
Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞDER) Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz, eğitim ve öğretim meselesini halletmeyen hiçbir ülkenin geleceğini teminat altına alamayacağını belirtti. Ahlak ve maneviyata önem vermeyen eğitim politikaları ile de sağlıklı bir gençliğin yetiştirilemeyeceğine dikkat çeken Akkiraz, "eğitim ve öğretimimiz kriz içindedir. Bu kriz zihniyet krizidir" dedi.
ÖĞDER Şube Başkanları toplantısı dün Aziziye Koleji'nde yapıldı. Toplantının açılışında bir konuşma yapan ÖĞDER Genel Başkanı İsmail Hakkı Akkiraz, yeni eğitim öğretim yılının yine bir çok sorunla başladığını kaydetti. Eğitim ve öğretimin kriz içinde olduğuna işaret eden Akkiraz, bunun temelinde de zihniyet krizinin yattığını vurguladı. Aile yapısının tahrip edildiğini ve boşanmaların evlenme sayısını neredeyse geçmek üzere olduğunu belirten Akkiraz, "Manevi değerlere bağlılık zayıflatılarak toplum çatışmaya ve huzursuzluğa sürükleniyor" tepkisinde bulundu.
Manevi eğitimin sağlıklı bir şekilde verilebilmesi için Kuran öğreniminin önündeki yaş sınırının tümden kaldırılması gerektiğini kaydeden Akkiraz, şunları kaydetti: "Okullara İslam ilmihali dersleri konulmalı ve Müslüman halkın evlatları dinlerini doğru bir şekilde öğrenmelidir. Akşam Kuran Kursları açılmalıdır. Okul öncesi eğitim batıda dini kurumların gözetiminde yapılmaktadır. Türkiye'de okul öncesi eğitim Diyanet İşleri Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yeniden yapılandırılmalıdır. Bütün ders kitapları materyalizm değil maneviyatçılık esas alınarak yeniden hazırlanmalıdır."
"Önce, ahlak ve manevİyat"
Kötü gidişten kurtulmak için, eğitimde 'önce ahlak ve maneviyat'ın esas alınması gerektiğini ifade eden Akkiraz, eğitim politikalarında materyalist anlayıştan maneviyatçı anlayışa geçilmesi gerektiğini söyledi. Konunun önemini anlatmak için "acilen eğitim sistemimiz ıslah edilmelidir" diyen Akkiraz, eğitimde imkan eşitliğinin önündeki bütün engellerin de kaldırılarak, kılık kıyafetten dolayı okuma hakkının ortadan kaldırılması zulmünden vazgeçilmesini istedi.
http://www.milligazete.com.tr/haber/maneviyatsiz-egitim-gelecegimizi-karartir-140457.htm
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)